Kadınlar Bakır Madenine Karşı Direnişi Büyütüyor.

Cengiz Holding’in Çanakkale Hacıbekirler köyünde hayata geçirmek istediği Halilağa Bakır Madeni projesine karşı 50 gündür süren direniş büyüyerek devam ediyor. Şimdiye dek 5 bin 200 dönümde 1 milyon çam ve meşe ağacının kesildiği alanda, katliama karşı 22 Aralık Pazar günü Kadın Buluşması yapılacak. Hacıbekirler Köyü’nde saat 11.00’de ‘‘1 kadındık, 1000 kadın olalım’’ denilerek bir araya gelecek kadınlar ‘‘O, bin kadından birisi de sen ol. İçinde yaşadığımız coğrafyanın kaderi de, kadınların kaderi de bu zulüm edenler değil. Kadın dayanışması yaşatır, bütün yeryüzünü yaşatır’’ çağrısı yaptı. Yaşam savunucuları, doğa katliamına karşı Danıştay’a seslenerek ‘‘Bilirkişi raporu ‘Kamu yararı yoktur" demişken neyi bekliyorsun?’’ diye sordu.

Kazdağları Ekoloji Platformu Koordinasyon üyesi Füsun Kayra, kadınların hak mücadelesi verdiğini ve adalet aradığına dikkat çekerek ‘‘Kadınlar; geçim kaynaklarını, yaşam alanlarını siyasi iktidarın işbirliği içinde olduğu şirketlere karşı savunmak zorunda bırakılıyor. Devletin kurumlarının kamu yararını hiçe sayan, ama şirketlerin rantına hizmet eden anlayışına karşı hak mücadelesi veriyor, adalet arıyor. Bir kişinin rantı uğruna feda edilmek istenen hepimizin geleceği biliyor’’ dedi.

İSYANIMIZ BÜYÜYOR

Adaletsiz, haksız ve zalim politikalarının karşısında kadınların seslerini yükselttiğine dikkat çeken Kayra, şöyle devam etti:  ‘‘Kadınlar uğradıkları şiddete boyun eğmiyor, sadece kendilerine değil, doğaya da tahakküm uygulayan bu sistemin karşısında öfkesini, haklı isyanını büyütüyor. İsyanın en önünde durmaktan çekinmiyor, korkmuyor. Kadınlar, dağları, ormanları şirketlere peşkeş çeken iktidara karşı duruyor. Ekosistemi paramparça eden bu yıkım çağında, yeryüzüne özen gösterme sorumluluğunu gezegenin ve insanlığın refahı için almamız gerekiyor. Ve kadınlar üzerlerine düşen sorumluluğu alıyor. İşte bugün Kazdağlarında, ülkenin kuzey batısındaki muazzam yaşam kaynağında, 1 milyon ağacı yok eden Cengiz’e ve ortağı siyasi iktidara karşı kadınlar üzerlerine düşen bu sorumluluğu alıyor. 50 gündür, tehdit ve hakarete uğramayı göze alarak, canları pahasına, katledilen 5200 dönümlük ormanlık alanın içinde bu katliamı gerçekleştiren iş makinalarının, kesimcilerin önünde duruyor. ‘Bir kadının peşinden mi gidilir’ diyen de oldu, ‘Kadın başına sen mi kurtaracaksın bu Kazdağlarını’ diyen de! ‘Yürü git’ evine ne işin var dağda, ormanda’ diyene de dediğimiz gibi, ‘Biz değil Cengiz gidecek’ dedik. ‘Bu madeni sana açtırtmayacağız’ dedik. Tüm bu cinsiyetçi tavırlara da boyun eğmeyeceğimiz gibi 22 Aralık Pazar günü Kazdağlarında, ‘1 Kadındık 1000 kadın olduk’ demek için bir araya geliyoruz. Kadın dayanışması yaşatır, bütün yeryüzünü yaşatır.’’

İŞARETLİ AĞAÇLAR VAR

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Süheyla Doğan da Kazdağları’nda büyük bir alanda ağaç kesiminin sürdüğünü belirterek ‘‘Çok büyük bir kesim var, işaretlenen ve henüz kesilmeyen ağaçlar var, onlar da ne yazık ki kesilecek. Önceki haftalarda Kazdağları büyük buluşması yapmıştık. Şimdi de r mücadelenin ön saflarında olduğu için bu kez kadınları buluşmayı davet ediyoruz. Hem mücadele eden kadınlara dayanışma sağlamak hem de kadın dayanışmasını güçlendirmek için herkesi, Türkiye’deki kadın hareketini bu etkinliğe bekliyoruz’’ dedi.

HAYDİ, DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUZ

Direnişte olan kadınlar "Haydi kadınlar, bir kadındık, bin kadın olalım. Tüm kadınları 22 Aralık pazar günü Kazdağları’na bekliyoruz" diyerek çağrıda bulundu. Hacıbekirler köyünden Gülferit Güven "Bizi yok etmeye çalışıyorlar, yok edecek. Bütün ağaçlımızı kestiler, bütün kadınları Kazdağlarına bekliyorum" dedi. Zeynep Yıldırım ise "Desteğinizi bizden esirgemeyin" diyerek kadınlara çağrı yaptı.

KIYIM, KİRLİLİK DOĞURACAK

Sağlık meslek örgütleri, milyonlarca ağacın kesilmesinin ve geri dönüşü olmayan faaliyetlerin temiz hava ve su hakkını engellediğine vurgu yaptı. Türk Toraks Derneği Çevre Sorunları ve Akciğer Sağlığı Çalışma Grubu, Türk Tabipler Birliği (TTB), TTB Uzmanlık Dernekleri Eşgüdüm Kurulu ve Halk Sağlığı Uzmanları Derneği’nin yaptığı ortak açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi: “Hava kirliliği ve sera gazlarına karşı, karbondioksiti ve tozu absorbe ederek kirliliği ve sera etkisini azaltan, dünyaya nefes aldıran ormanlarımız böyle katledilmeye devam edilirse, Kaz Dağı-ülkemiz büyük yara alacaktır. Tarım Orman Genel Müdürlüğü’ne, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve yargıya bir kez daha sesleniyoruz. Bu yıkıma dur deyin. İnsanlığın doğal ve kültürel evrensel değeri, efsanelerin kutsal dağı Kaz Dağı’nın yok edilmesine izin vermeyin. Kazdağı’nın üstü altından değerlidir.’’

KAMU YARARI YOK

Ekoloji Birliği yaptığı açıklamada ‘‘Cengiz Kazdağları’nda 1 milyon ağaç kesti. 1 milyon ağaç kesilmesinin nasıl bir kamu yararı olabilir? Bu projede kamu yararı yoktur’’ açıklamasını yaparken, Kocaeli Çevre Savunması da X hesabından Danıştay’a seslenerek ‘‘Bilirkişi raporunu kabul edecek cesareti olan hakim yok mu sizde? ‘Kamu yararı yoktur’ cevabından bu kadar korkmayın" paylaşımı yaptı.