LİDERLİK ve DEMOKRASİ
Türkiye sol hareketi ve tek tek devrimci hareketler, faşist terör ve katliamlara karşı direniş mücadelelerinde büyük bedeller ödemiştir. Sivil faşist hareketlerinin ve CIA'nın Türkiye'de ilan ettiği "iç savaş" toplu katliamlar ve Alevi soykırımına dönmüş bu ağır kuşatmanın kırılması için Devrimci halk güçleri Faşizme karşı "Aktif direniş" hattı oluşturmuş, Faşizm geriletilmiş "halk komiteleri" ile yeni bir Demokrasi deneyimleri oluşmuştur.
-1980 kuşağının Devrimci gençleri olarak bizlerin "yaşamamızın tek şartının Faşist çetelere ve askeri faşist CUNTA " karşı mücadeleden geçtiğini bilerek büyüdük. Peki bu Faşizm nedir? Türkiye'deki hakim sınıfların oluşturduğu OLİGARŞİK ittifakın en zalim yönetim biçimidir. Bazen sivil hareketler ve partiler bazense Askeri Cuntalarla halka karşı savaş düzeni kurarlar. İç savaş ve "terör" faaliyetleriyle demokratik parlamenter sisteminin canına okurlar.
Türkiye sosyalist hareketi ve CHP'si tüm bu birikimlerin devamını bünyesinde taşımaktadır.
Sosyal dayanışma ve kollektif yaşam devrimci kadroların uzun yıllar yaşadıkları sıkıyönetim hapishanelerinde edindikleri en önemli yeteneklerdir.
Bugün yaşanan siyasi kargaşa ve kaosun aşılmasının tek yolu CHP içinde mücadele eden siyasi kadroların "Demokratik-merkeziyetçilik" yönteminin içselleştirilmesini sağlamaktan geçmektedir. Akp-Mhp ittifakının oluşturduğu hükümetin uyguladığı "demokrasicilik oyunu" sonu yaklaşmaktadır. Yıkılmakta olanın akp-mhp hükümeti olması mı, yoksa Demokrasicilik oyunu mu olduğu çok önemli.
CHP ve müttefiklerinin kuracağı alternatif hükümet modelinde Liderlik mi yoksa Demokrasi mi öne çıkacak? Yeni bir seçilmiş kişiye bağlı otoritemi seçeceğiz, yoksa halkın sorunlarını çözen, beklentilerini yöneten "kollektif ve katılımcı" demokratik yapıyı mı ?
Faşizmin yenilmesi ve tasfiyesinin tek yolu Devrimci halk güçlerinin aktif olarak içinde bulunduğu doğrudan demokrasıyı kuracak olan CHP'nin liderliğini yaptığı DEMOKRASİ CEPHESİ ile mümkündür.