TÜSİAD: "Kalkınmayı Hukuk Devletiyle Kalıcı Hale Getirebiliriz.""

TÜSİAD, Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras'ın arkasında durarak 13 Şubat’taki Genel Kurul konuşmasıyla ilgili açıklama yaptı.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras hakkında, 13 Şubat’ta gerçekleştirilen TÜSİAD Genel Kurulundaki konuşması nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma açılmıştı. TÜSİAD çarşamba günü yaptığı yazılı açıklamayla Genel Kuruldaki konuşmalar, açılan soruşturma ve TÜSİAD'a yönelik eleştirileri yorumladı. "Doğru olduğuna inandığımız tespit ve öneriler..." TÜSİAD, açıklamanın başında Genel Kuruldaki konuşmalar üzerine açılan soruşturma ve iktidar blokundan gelen eleştirilere karşılık, derneğin her zaman ülkenin kalkınması ve tüm toplumun menfaati hedefiyle, "doğru olduğuna inandığı tespit ve önerileri demokratik kurum ve kurallara saygı ile katılımcı demokrasi ilkesi çerçevesinde şeffaflıkla paylaştığını" dile getirdi. "Üretiyoruz, istihdam sağlıyoruz, ülkenin refahı ve kalkınmasına katkı sağlayacak konuları gündeme getiriyoruz" Açıklamada TÜSİAD'ın "ülke için çalışan, üreten, istihdam sağlayan iş insanları ve sanayicilerin gönüllü birlikteliğini temsil ettiği" vurgulandı ve gündemlerine aldıkları konuların "ülkemizin refahı ve kalkınmasına katkı sağlayacak" türden olduğuna dikkat çekildi. TÜSİAD üyesi şirketlerin "Türkiye’nin dünyadaki rekabet gücünün yükselmesine katkı sağladığı", derneğin "uluslararası iş dünyasında temsil gücü"ne sahip olduğu ve "ülkenin yüksek menfaatleri doğrultusunda çalıştığı"nın altı çizildi. TÜSİAD, açıklamasında gündeme getirdikleri görüşlerin iktidar blokunun sert eleştirilerine ve adli kovuşturmaya uğramasını da "Türkiye’de tartışma ve demokrasi kültürünün zenginliği olarak gördüklerini" dile getirdi. Açıklamanın tamamı aşağıda: TÜSİAD'ın açıklaması  “TÜSİAD olarak tüzüğümüzdeki amaçlar doğrultusunda, her zaman ülkemizin kalkınması ve tüm toplumun menfaati hedefiyle, doğru olduğuna inandığımız tespit ve önerilerimizi demokratik kurum ve kurallara saygı ile katılımcı demokrasi ilkesi çerçevesinde şeffaflıkla paylaşıyoruz. Ülkemiz için çalışan, üreten, istihdam sağlayan iş insanları ve sanayicilerin gönüllü birlikteliğini temsil eden TÜSİAD olarak; bağımsız ve tarafsız şekilde, ülkemizin refahı ve kalkınmasına katkı sağlayacak konuları gündemimize alıyoruz. Türkiye’nin dünyadaki rekabet gücünün yükselmesine katkı sağlıyor; uluslararası iş dünyasındaki temsil gücümüz ile ülkemizin yüksek menfaatleri doğrultusunda çalışıyoruz. Kamuoyunda derneğimize yöneltilen eleştiriler dahil her konunun dile getirilmesi, Türkiye’de tartışma ve demokrasi kültürünün zenginliği olarak görülmelidir. Ekonomik kalkınmayı ancak insan hakları temelli, katılımcı demokrasi ilkesini benimsemiş bir hukuk devleti ile kalıcı hale getirebiliriz. Ülkemizi ileri taşıyacak ortak hedeflerimize bilgi, deneyim ve önerilerimizle katkıda bulunmak, ülkemize karşı sorumluluğumuzdur.” Ne olmuştu? 13 Şubat 2025'te gerçekleştirilen TÜSİAD Genel Kurulunda, Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras, hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren ifadeler kullandı. Aras, konuşmasında yüksek enflasyon, hukuk devleti ilkelerinin zayıflaması ve dış politikadaki belirsizliklerin iş dünyası üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Ayrıca, TÜSİAD adına "Perspektif 2025: Dönüşüm ve Gelecek için Yol Haritası & Öneriler" başlıklı bir rapor sunularak, ekonomik ve siyasi reform önerileri paylaşıldı. Eleştirilerin ardından, iktidar kanadından TÜSİAD'a yönelik sert tepkiler geldi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, iş insanları derneklerinin siyasetçilere parmak sallamaması gerektiğini belirterek, TÜSİAD'ı eleştirdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise, kimsenin vesayet hevesleriyle milletin iradesine müdahale etmesine izin vermeyeceklerini ifade etti. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da, TÜSİAD'ın açıklamalarını hukuk devletiyle bağdaşmayan talihsiz ifadeler olarak nitelendirdi. Ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Aras ile ilgili soruşturma başlattı. Muhalefet partileri ise TÜSİAD'a destek vererek, iktidarın tepkilerini eleştirdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, TÜSİAD YİK Başkanı Aras'a yönelik soruşturmanın kabul edilemez olduğunu belirtti. İyi Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu da, iş dünyasının eleştirilerine tahammülsüzlüğün demokrasinin kalitesini düşürdüğünü ifade etti. 1971'de kurulan  Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Türkiye'nin önde gelen girişimcileri ve iş dünyası yöneticilerinin oluşturduğu bir gönüllü kuruluş. TÜSİAD, kendi açıklamasına göre, üyelerinin temsil ettiği yaklaşık 4.500 şirketle, kamu dışı milli gelirin yarısını (yüzde 50) oluştururken, dış ticaretin yüzde 85’ini (enerji ithalatı hariç) gerçekleştiriyor, kayıtlı istihdamın yüzde 50’sini (kamu ve tarım hariç) sağlıyor, kurumlar vergisinin yüzde 80’ini ödüyor. Derneğin amacı, tüzüğünde rekabetçi piyasa ekonomisi, sürdürülebilir kalkınma ve katılımcı demokrasi anlayışının benimsendiği bir toplumsal düzenin oluşmasına katkı sağlamak olarak balirleniyor. Genel Merkezi İstanbul'da bulunan TÜSİAD'ın, Ankara'da temsilciliği ve Brüksel, Washington, Paris, Berlin gibi şehirlerde uluslararası temsilcilikleri var.