İlk kez 1856 Avustralya'nın Melbörn kentinde taş duvar işçilerinin yoğun çalışma süresinin günlük 8 saate düşürülmesi talebiyle iş bırakmaları, ardından işçiler taleplerini dile getirmek için 21 nisanda 1856 da Melbörn Üniversitesinden parlamento evine kadar yürümeleri...
Avustralya'nın ardından ABD 'deki işçilerde is verenlerden 1884 de çalışma saatlerinin 12 saatten 8 saate indirilmesi için başlatılan mücadele 1886 da kitlesel grevlerle yaygınlaşıp küresel bir nitelik kazandı.
ABD 'de yaklaşık 350 bin işçi greve çıktı. Fakat Hükumet ve is verenler bu grevi sert bir şekilde bastırdı. Boston'da 40 bin işçinin üzerine patronlar tarafından kiralanmış sokak çeteleri salındı. Grevden sonra işten atmalar arttı, işçiler mahkemeye verildi ve 8 işçi idam cezasına çarptırıldı.
İşçilerden Albert Persons'a özür dilersen asılmaktan kurtulacaksın diyen mahkemede Albert Persons " Dünya biliyor suçsuz olduğumu, cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan asılacağım"
Anekdot;
1980 faşist cuntasının " seni asarız diyen hakimlerine "siz ancak benim ceketimi askıya asarsınız" diyen Disk 'in efsane Genel Başkanı Abdullah Baştürk'ü tamda burada anmadan geçmek olmaz.
2. Enternasyonal'in 1889 da ki Paris kongresinde ABD li işçilerin önerisi üzerine 1 MAYIS "ULUSLARARASI BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ " olarak kutlanmaya başlandı.
1 MAYIS, bugün ülkemizde açlığın, derin yoksulluğun, işsizliğin, adaletsizliğin, hak ihlalleri ve kayıplarının ayyuka çıktığı, okullarını yoksulluktan dolayı terk etmek zorunda kalan milyonlarca öğrenci, ataması yapılmayan 1milyon200bin öğretmen, hakları teslim edilmeyen mağdur durumdaki avukatlar ordusu, sağlık emekçileri, sağlık kapsamına alınmayan on binlerce veteriner hekim, çiftçiliği ve hayvancılığı terk etmek zorunda bırakılan üreticiler, ölüm sınırında yaşamaya mahkum edilen 16 milyon emekli, çıraklık mağdurları, iş cinayetlerinde kaybedilen binlerce emekçi ve yüzlerce çocuk işçi, kadın cinayetleri,
Ve laik, demokratik, sosyal hukuk devletinin yok sayılarak, tek adamın iki dudağının arasına sıkıştırılan devlet yönetimiyle, ertelenen işçi grevleri, yasaklanan gösteri yürüyüşü ve mitingleriyle geldiğimiz son noktada;
İşçi sınıfının ve emekçi halkımızın mücadele hafızasının acı tatlı hatıralarının merkezi, kent halkının ruhunun simgeleştiği meydanların yasaklanması;
"Korku, cesaretin anasıdır" özdeyişine uygun tek adam rejiminin yükselen halk muhalefetini bastırmak isteğinin kabul edilemez tezahürüdür.
Taksim Türkiye işçi sınıfının 1 MAYIS alanıdır.
E N G E L L E N E M E Z!...
Hak verilmez ki!.. Alınır!...
Bu bilinmeli...
Özgürlüğün bayramını...önce alın teri hak etmeli...
Özlemle sarınca aydınlatır güneş...ısıtır, yürekleri;
Hak olur bayram; hak edince emek...değerli!...
Ne Su, ne cop, ne gaz...ne barikat korkusu;
Yüreklerde...Tek ses; vicdanlar...Tek nefes;
Gönüllerde bağımsızlık tutkusu
Dillerde barış ve özgürlük; türküsü...
Gelincik sevgisi, elde yürekte...
Meydanlar dolusu,
İşte budur!.. İşte budur!.. Bayram coşkusu!..
DİSK EMEKLİ-SEN
KÖRFEZ ŞUBE BAŞK.
ALİ ORAL