Hayatmın en zor köşe yazısını yazıyorum. Nereden baksan çıkmaz nereden baksan çaresizlik.
Yüzyılın ihmaliyle meydana gelen bu yıkımı anlatmak isterdim fakar buna cesaretim yok, yüreğim dayanmaz.
Deprem haberini aldığım andan itibaren çekirdek ailemi aradım, felaketin boyutunu öğrendim.
Ben 1999 Marmara depreminİ yaşamış biri olarak günün aydınlanmasını beklemenin en akıllı iş olduğunu düşünüyordum, depremin şiddeti herşeyi ele veriyordu
Ama bu deprem bir başkaydı, insan aklının alamayacağı kadar büyük felaketti.
Deprem bölgesinden görüntüler geldikçe kahroldum o, çocukluğum geçtiği Hatay’da, herşey yıkılmıştı arkadaşlarım,komşularım ölmüştü insanlar çaresiz yardım bekledi bu kadar zaman geçmesine rağmen hala yardımlar istenilen seviyede değil.
Söylemeden edemeyeceğim. Yardımlar bile alt kimlik dikkate alınarak ayrımcılık yapıldı, adrese dayalı yardımlar bile başka yerlere yönlendirildi.
Ali abi ve ailesi
Murat kardeşim
Ziya kardeşim ve yakınları
Meliha yenge
Adil Amca ve eşi
Hasan ve Rafet Eser’in yakınları
Ve adını sanını bilmediğim hemşehrilerime, yurttaşlarıma ve tüm canını kaybedenlere rahmet diliyorum.
Ben hükümetten pek ümitli değilim ama devletin yapması gereken tek şey yıkılan ne varsa herşeyi yeniden imar edip hak sahiplerine bedelsiz teslim etmesi en vicdani sorumluluk.
Değerli ve merhametli halkımız bu insanların sorunları bundan sonra yeni başlıyor, psikolojik, maddi, manevi olarak özellikle eğitim ihmal edilmemeli ve bunun için yardımlarınıza ihtiyaç var.
Bu depremde yardım eden,her türlü insani ihyacları gönderen;
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi
Gebze Ticaret Odası
Gebze Belediyesi
İzmit Belediyesi
Ülke genelinde yardım eden ,edecek olan herkese teşekkür ederim.
Ve bu acıyı yüreğinde hisseden başta Gebze, istanbul, yurt dışından Azerbeycan'dan,Bulgaristan'dan,Amerika'dan,Ukrayna'dan arayan bütün dostlarım hepinize yürekten teşekkür ederim.ALLAH bu acıyı bir daha yaşatmazsın