70 YILDIR BAŞARAMADIĞIMİZ DEMOKRATİK TOPLUM DÜZENİ KURMA HAYALİMİZ
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu diğer ülkeler gibi evrimsel gelişmeler ve sınıfların uzlaşmalarıyla olmamış, tarihin en kanlı ulusal kurtuluş savaşımının sonucu olmuş devletin kuruluşu yıkım içinden çıkarak uzun soluklu ekonomik, sosyal, siyasal, askeri, kültürel devinimler ve direngenliklerle oluşmuştur. Çok zor ve ağır koşullardan geçen Anadolu ve Rumeli halkının kurduğu T.C Devleti istikbalde hedef olarak ”muasır medeniyet seviyesini” ulaşılması gerekli olan erek olarak görmüştür. Osmanlının tüm olumsuz mirasını da ödemek zorunda kalmıştır. En büyük talihimiz ise bu ağır koşulları doğru tahlil ederek kurtuluş mücadelesinin stratejisini çizen çağının büyük önderi Mustafa Kemal Atatürk olmuştur.
20. yüzyılın en nitelikli ve radikal Devrimci lideri Mustafa Kemal Atatürk, stratejik hedef olarak tam bağımsız ve demokratik toplum düzenini önüne koymuş, politik devrimini bir dizi sosyal dönüşümle taçlandırmıştır. Türkiye devrimi ve devrimin lideri Atatürk mazlum ulusların kurtuluş ışığı olmuş, ulusların kaderinin tayın hakkını kurtuluş savaşıyla kazanan ilk halk olmuştur.
Türkiye devriminin demokratik dönüşümünün başaramadığı en önemli hedefi toprak reformudur. Özellikle, İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu bölgesinde var olan toprak ağalığı ve yerel derebeylikleri yıkamamış genç cumhuriyet “toprak devrimini” tamamlayamamıştır. Demokratik-devrimin özü toprak devrimi ve köylü devrimidir.
Kemalist devrimin yarım kalması Atatürk ve İnönü sonrası karşı-devrimin canlanmasına neden olmuş, zamanla karma-ekonomi yerini yarı feodal yarı kapitalist bir rotaya girilmiştir.
Ekonomik alt yapıda yaşanan gelişmeler siyasi üst yapıya da yansımış, halkçı devrimci CHP zamanla burjuva partisi konumuna düşmüş özellikle 12 mart 1970 cunta koşullarında çok kötü sınavlar vermiş Nihat Erim gibi vekilleri faşist cuntaya başbakanlık yapmıştır. M. Kemal Atatürk’ün devrimci partisi CHP nin bir kısım milletvekilleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamına onay vermiş, İsmet İnönü gibi tarihsel Lideri satmışlardır. CHP tarihi bu alçakları lanetle anacaktır.
Türkiye siyasetinin en önemli mabedi TBMM dir. Kurtuluş Savaşını yöneten Gazı Meclis Akp-Mhp gerici kliğin elinde oyuncak hale getirilmiş, meclis göstermelik pozisyona düşürülmüştür. Artık Türkiye’de Demokrasi-cilik oyunu oynanmakta parlamentonun tüm yetkileri tek adamın eline geçmiştir. Mhpnin başbuğluk hayalı Mustafa Kemal’ ın demokratik parlamenter sistemini yerle bir etme hayalı olduğu ortaya çıkmış, onlar için “başbuğ” ABD nin tayin ettiği BOP eş başkanları kim ise onun yancısı olmak olduğu anlamına gelmiştir.
12 Eylül 1980 de iktidara el koyan Amerikancı Cuntacı generaller ve onların kurduğu hükümetler halka büyük zülüm yapmış, cuntaya karşı mücadele eden Devrimci Halk Güçleri ve CHP kadroları ciddi direniş ve bedeller ödemiştir. Cuntaya karşı girişilen direniş mücadelelerinde katledilen devrimci ve demokrasi güçlerini buradan saygıyla anıyoruz. 12 Eylül cuntacılarının yaptığı faşist anayasa ve baskı düzeni günümüze kadar gelmiş toplum biçilen bu gömleğe sığmaz olmuştur.