Erdoğan - Putin Görüşmesi Batı'nın Gündeminde!

Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle Batı dünyası Rusya'ya karşı tek cephe olurken Türkiye ile Rusya arasında gelişen ilişkiler ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rus mevkidaşı Putin'in görüşmeleri Batı'yı endişelendirdi. Tahıl koridoru anlaşmasında oynadığı önemli rol ile öne çıkan Türkiye'nin, Batı'nın Rusya'ya uyguladığı yaptırımları etkisiz hale getirebileceği değerlendiriliyor. Rus basını ABD ve Avrupa'nın Türkiye'ye yaptırım uygulamasını ise uzak ihtimal olarak değerlendiriyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rus mevkidaşı Vladimir Putin'in dünyanın takip ettiği görüşmesi Avrupa basınına damgasını vurdu. Basında yer alan haberlere göre Batılı ülkeler, Moskova-Ankara hattındaki yakınlaşmayı önlemek için kararlı durumda. Ancak Rus gazetesi Rossiyskaya Gazeta, ABD ve AB'nin Türkiye'ye yaptırım uygulamasının düşük bir olasılık olduğunu, hatta Rusya ile Türkiye arasında gelişen ilişkilerden Batı'nın yararlanabileceğini savunuyor.   "TÜRKİYE AKILLICA BİR POLİTİKA İZLİYOR" Orta Doğu Enstitüsü uzmanı Ivan Starodubtsev, gazetede kaleme aldığı makalede konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: "Türkiye, akıllıca bir politika izleyerek iki oyuncu arasında denge kurmaya çalışıyor. Ayrıca Ankara, özellikle tahıl anlaşması yoluyla kendisini etkili bir şekilde tanıtıyor."   "TÜRKİYE'NİN ROLÜ YAPTIRIMLARIN ETKİSİNİ SIFIRLAYABİLİR" Batılı siyasetçiler, Batı tarafından Rusya'ya uygulanan yaptırımların etkisini Türkiye'nin rol oynayabileceği endişesini dile getirirken Avrupalı iş insanlarının kârla ilgilendiğini ve durumdan yararlanmaya çalıştığını belirten Starodubtsev şunları kaydetti: "Öncelikle, stratejik mallar ile, yaptırıma tabi olan ancak ülkenin kalkınmasında önemi çok az olanları net bir şekilde ayırmak gerek. Bunlar neredeyse hiç kimse tarafından kontrol edilmeyecek. Rusya'nın özel kontrol altında olmayan zorunlu malları ithal etmesinde Türkiye muhtemelen yardımcı olacaktır. Batılı ülkelere gelince, bir yandan durumu idare etmek için Rusya'ya stratejik malların ihracatını engellemeye çalışırken öte yandan hayatta kalma mücadelesi veren Avrupalı işletmelerin eğlencelerine göz yumacaklar." İkincil yaptırım tehdidinin durumu değiştirmesini pek olası bulmayan Starodubtsev sözlerini şöyle noktaladı: "Yaptırımları sıkılaştıracak bir mekanizma kesinlikle ortaya çıkacak, ancak uygulamada bunun insanları yalnızca yasaları çiğnemeye iteceği görüldü. Ankara para kazanmak ve pazarı genişletmek için ne gerekiyorsa yapacak, ancak riskli ihracatlara gitmeyecek."